7 Aralık 2009 Pazartesi

Almanya'dan bir hakem-kulüp hikayesi!






Turkcell Super Lig'de ilk yarı sonuna doğru gelindikçe, hakem tartışmaları yine yoğunlaşmaya başladı. Bu hafta hem Fenerbahçe hem de Galatasaray hakemlerden hiç memnun kalmadılar.  Bu durum her yıl olduğu gibi lig sonuna kadar devam edecektir. Bazı hakemler yine istenmeyen adam ilan edilecek, maçlara verilmemeleri için federasyona baskılar yapılacaktır. Artık bunları kanıksadık. Olacakları üç aşağı beş yukarı kestirebiliyoruz.
Ben burada sizlere Bundesliga'dan bir hakem hikayesi anlatmak istiyorum. Söz konusu hakem ve kulübü zaten hepiniz çok yakından tanıyorsunuz.



2000-2001 sezonu finali Bundesliga tarihinin en dramatik sezon sonlarından biri olmuştu. Bayern Münih son haftaya Schalke 04'ün 3 puan önünde girmişti. Schalke ancak averajla şampiyon olma şansına sahipti. Lacivert-beyazlılar sahasında küme düşmeme mücadelesi veren Unterhaching ile oynarken, Bayern Münih hiç bir iddiası olmayan Hamburg ile deplasmanda oynayacaktı. Schalke, o zamanlar maçlarını oynadığı Gelsenkirchen Park Stadı'nda rakibini 5-3 yenmiş ve karşılaşma çok fazla uzamamıştı. Futbolcular sahanın ortasında omuz omuza vererek toplanmış, tribündekilerle birlikte Bayern-Hamburg maçının son dakikalarını dev ekrandan izliyorlardı. İşte tam o sırada Bayern Münih beraberlikle götürdüğü maçın 90. dakikasında Barbarez'in kafasından yediği golle 1-0 yenik duruma düşünce Park Stadı'nda yer yerinden oynadı. Schalke bu durumda averajla şampiyon oluyordu, ki en son şampiyonluğunu 1958'de yaşamış, yeni Bundesliga'da hiç şampiyon olamamıştı.


                             Schalke İdari Direktörü Peter Peters

Hamburg-Bayern maçının hakemi Almanya'nın en önemli hakemlerinden biri olan Markus Merk'ti. Uzatma dakikalarında Merk, Hamburg ceza sahasının hemen ön tarafından tartışmalı bir endirekt serbest atışa hükmetti. Park Stadı'nda nefesler tutuşmuştu. (O sırada Almanya'da olduğum için ben de TV başında nefesimi tutmuştum). Topun başında Bayernli 2 futbolcu vardı. Bunlardan biri İsveçli Patrik Andersson'du. Şimdi kim olduğunu anımsayamadığım diğer futbolcu Andersson'un önüne topu hafifçe yuvarladı. Andersson da çok sert ve yerden bir şut çıkardı ve top Hamburg kalecisi Schober'in müdahalesine fırsat kalmadan ağlarla kucaklaştı. Bayernli futbolcular ve Münihli taraftarla bir yumak haline gelirken, diğer yanda Park Stadı'nda ölüm sessizliği hakimdi ve herkes donmuş kalmıştı. Binlerce insan ağlıyordu. Markus Merk'in Hamburg'ta bitiş düdüğünü çalmasıyla Schalke'nin özlediği şampiyonluk avucunun içinden uçup gitmişti.



İşte bu maçta Markus Merk'in verdiği tartışmalı endirekt serbest vuruş kararı Schalke taraftarını çileden çıkarttı. Markus Merk ölüm tehditleri almaya başladı. Almanya Futbol Federasyonu DFB Markus Merk'e bu nedenle Schalke maçı vermemeye başladı. Bu durum yıllar boyu sürdü. Hatta Schalke Kulübü İdari Diretörü Peter Peters 2007 yılında kendisi ile yaptığım röportajda bu konuya açıklık getirerek Schalke'nin uzun zamandan bu yana Markus Merk'in Schalke maçlarını yönetmesini istediklerini ama Alman hekemin bunu reddettiğini söyledi. Çünkü Markus Merk de kendisine haksızlık yapıldığını düşünüyor, Schalke taraftarının bu tutumunu affetmiyordu. Gerçekten de Markus Merk tam 7,5 yıl boyunca tek bir Schalke maçı yönetmeden hakemliği bıraktı.



Almanya gibi futbol kültürü çok gelişmiş bir ülkede dahi bu tip durumlarla karşılaşılabiliyor. Ancak bunlar yine de istisna. Hakemlerden sıklıkla şikayet olsa da bu tip davranışlara artık rastlanmıyor. Bizde de kısa bir süre önce Fenerbahçe kulübü Selçuk Dereli tarafından mahkemeye verildi. Bu durumda en iyi karar Selçuk Dereli'ye bir daha Fenerbahçe maçı vermemek olacaktır. Çünkü bu noktaya gelmiş bir sürtüşme hem hakem açısından hem de kulüp açısından çok sağlıklı bir zemin oluşturamaz. Önemli olan karşılıklı olarak işin bu noktalara varmamasını sağlamak için gerekli hassasiyeti herkesin göstermesidir.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder